İşte belki de Alp Buğdaycı’yı ölüme götüren o gecenin hikayesi

/

Bir dönemin ünlü haber spikeri ve son zamanların seslendirme sanatçısı Alp Buğdaycı, Metris Cezaevi’nde ölü bulundu. 52 yaşında hayata veda eden Alp Buğdaycı, hem şair Murathan Mungan’la birlikteliği hem de Metin Kaçan’la birlikte 21 yıl önce Güneş K. adlı kadına tecavüz davasıyla da adından söz ettirmişti. Peki, Alp Buğdaycı’nın Metris cezaevinde ne işi vardı? İşte detaylar:

Buğdaycı, 1995 yılındaki tecavüz olayı nedeniyle yargılandığı davada kesinleşen 5,5 aylık hapis cezasını çekmek üzere 1,5 aydır Metris Cezaevi’nde kalıyordu.

Ne olmuştu o tecavüz olayının yaşandığı gece?

Mağdure Güneş K. ve arkadaşlarının anlattıklarından yola çıkılarak Pazartesi Dergisi’nde çıkan bir yazıda o gece:

alpbugdayci1
alpbugdayci2
alpbugdayci3

Görülen davada Alp Buğdaycı kefaletle serbest bırakılmış, “Ağır Roman” yazarı Metin Kaçan’ın tutuklulğunun ise devamına karar verilmişti.

alpbugdaycimetinkacan

Alp Buğdaycı, dava sürecine ilişkin olarak 2013 yılında Metin Kaçan’ın Boğaziçi Köprüsünden atlayarak intihar etmesinin ardından şunları söylemişti:

Ne Metin’in bu kadar erken gitmesini isterdim, ne de bunları konuşmayı. 1995’te başlayan dava, 2006’da sonuçlandı. 11 yılda, mahkeme heyeti 3 kez değişti ve çelişen 3 ayrı karar çıktı. Israrlarıma rağmen olay yeri incelemesi yapılmadı. İlk ifadesinde dövüldüğünü söyleyen Güneş K., ikinci ifadesinde tecavüz suçlamasını ekledi. Evden 04.30’da ayrıldığını söylüyor, hastaneye gidiş saati 07.30. Evimle Taksim İlkyardım’ın arası 100 metre. O üç saat hiç açıklanmadı. Adli Tıp’tan her seferinde ‘Tecavüz bulgusuna rastlanmadı’ raporu geldi. Son duruşmada, tecavüze yeltendiğime ve yardım ettiğime karar verilerek, 4 yıl hapis aldım. Yargıtay, cezayı ‘az’ buldu. 18 yıllık yargılamanın sonunda, dosya hâlâ temyizde. AİHM’ye gideceğim. Hiç kimseye tecavüz etmedim ve işkence yapmadım. Fakat 18 senedir bana şiddet uygulanıyor.

Yaratılmak istenen senaryonun aksine Beyoğlu’nda hızlı bir geceden sonra Taksim’de evi müsait olan birine, gece yarısı konaklamaya gelen 4 kızdan ve 2 erkekten bahsediyoruz. Uslu durulan bir gece değildi, ama vahşet tiyatrosu da değildi. Gece kulüpleri, uyuşturucu hap, alkol ve seks vardı. Sabaha kadar, orta sınıf ahlakına ters gelebilecek başka zevkler de yaşandı. Ama 1 kadın ve 2 erkek arasında tecavüz söz konusu değildi.

Evet, “Orta sınıf ahlakına ters gelebilecek zevkler yaşanan” o gecenin kahramanı 2 erkek artık yaşamıyor. Biri intihar etti diğeri de ölü bulundu.

Avukatı, Alp Buğdaycı’nın kalp krizi geçirmiş olabileceğini ifade ederken, kulak ve alın bölgesinde kan olduğunu kaydetti.

Yorumlayın

Your email address will not be published.